Gazete İstasyonu

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Çevre
  4. »
  5. Denizli’nin Saklı Hazinesi: ‘Çameli Pelemiri’ Bilim Dünyasına Kazandırıldı

Denizli’nin Saklı Hazinesi: ‘Çameli Pelemiri’ Bilim Dünyasına Kazandırıldı

Gazete İstasyonu Gazete İstasyonu -
20 0
Çameli pelemiri - Denizli'nin Saklı Hazinesi: 'Çameli Pelemiri' Bilim Dünyasına Kazandırıldı

Denizli’nin Doğal Mirası Büyüyor: Çameli Pelemiri Bilimsel Literatüre Girdi

Denizli’nin doğal güzellikleriyle ünlü ilçesi Çameli, bilim dünyasına önemli bir katkı sağlayarak adını duyurdu. Emekli Fen Bilgisi Öğretmeni Rıfat Özdemir’in doğa yürüyüşleri sırasında keşfettiği ve dikkatini çeken bir bitki, yapılan titiz incelemeler sonucunda yeni bir tür olarak bilim literatürüne kazandırıldı. Ege Üniversitesi Botanik Bahçesi ve Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Yıldırım ve ekibinin yürüttüğü çalışmalarla bu değerli keşif gün yüzüne çıktı.

Yeni Türün Keşif Süreci ve Bilimsel Tanımlanması

Türkiye florası, bilim insanlarının özverili çalışmaları sayesinde her yıl yeni türlerle zenginleşmeye devam ediyor. Bu kapsamda, Denizli’nin Çameli ilçesinde yürütülen biyoçeşitlilik envanteri çalışmaları sırasında fark edilen bitki, uzun süren morfolojik ve moleküler analizlerin ardından bilim dünyasına tanıtıldı. Prof. Dr. Hasan Yıldırım, keşif sürecini şu sözlerle aktardı: “Yeni tür ilk olarak, bölgenin doğasını yakından takip eden ve arazi gözlemleriyle çalışmalara değerli katkılar sunan emekli öğretmen Rıfat Özdemir tarafından fark edildi.”

Ardından Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümünden Prof. Dr. Ramazan Süleyman Göktürk ile birlikte yapılan kapsamlı morfolojik değerlendirmeler, bitkinin mevcut türlerden farklılaştığını ortaya koydu. Türün yakın akrabalarından ayrıldığı noktaları moleküler düzeyde netleştiren ISSR analizleri ise Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ergun Kaya tarafından titizlikle gerçekleştirildi. Bu kapsamlı bilimsel çalışmanın ardından, bitkinin tamamen yeni bir tür olduğu kanıtlandı ve bulgular, taksonomi alanının saygın dergilerinden Phytotaxa‘da yayımlanarak uluslararası literatürdeki yerini aldı. Bitkiye, bilimsel adı Cephalaria cameliensis, Türkçe adı ise Çameli pelemiri olarak karar verildi.

“Çameli Pelemiri” Tehlike Altında Olabilir

Prof. Dr. Yıldırım, Çameli pelemirinin yaşam alanı ve korunma durumu hakkında önemli bilgiler paylaştı. Araştırmalara göre, Cephalaria cameliensis yalnızca Denizli-Çameli ve Muğla-Fethiye arasındaki dar bir coğrafyada, 1350-1850 metre yüksekliklerdeki habitatlarda yayılış gösteriyor. Türün genel görünümü, yaprak yapısı ve çiçek özellikleri, Cephalaria saldaensis, Cephalaria dirmilensis ve Cephalaria lycica gibi yakın akraba türlerden belirgin biçimde ayrılıyor. Yapılan moleküler analizler de bu ayrımı güçlü bir şekilde destekleyerek, türün bağımsız bir takson olduğunu doğruladı.

Ancak, türün yaşam alanının sınırlı olması ve bölgede gözlenen yoğun otlatma baskısı, endişe verici bir tabloyu ortaya koyuyor. Prof. Dr. Yıldırım, bu nedenlerle Cephalaria cameliensis‘in IUCN (Uluslararası Doğayı Koruma Birliği) kriterlerine göre ‘Tehlikede (EN)’ kategorisinde değerlendirilmesini önerdiklerini belirtti. Bu durum, yerel yönetimlerin ve doğaseverlerin bu nadir bitkinin korunması için acil önlemler alması gerektiğini vurguluyor.

Türkiye, Cephalaria Cinsi İçin Önemli Bir Merkez

Dünya genelinde yaklaşık 100 tür ile temsil edilen Cephalaria cinsi, Akdeniz Havzası’ndan Orta Asya’ya ve Güney Afrika’ya kadar geniş bir coğrafyada yayılış gösteriyor. Türkiye ise bu cins için önemli bir çeşitlenme merkezi konumunda. Son yıllarda yapılan çalışmalarla birlikte, Türkiye’de en az 47 Cephalaria türünün varlığı kesinleşmiş durumda ve bu türlerin neredeyse yarısı endemik (sadece belirli bir bölgede yaşayan) olarak kayıtlara geçti.

Son tanımlanan Cephalaria cameliensis ve Cephalaria dumanii türlerinin de eklenmesiyle, Türkiye’deki toplam Cephalaria tür sayısı 49’a yükseldi. Bu gelişme, ülkemizdeki endemik Cephalaria türlerinin sayısını da 25’e ulaştırdı. Bu artış, Anadolu’nun bu bitki cinsi içindeki küresel önemini ve yüksek endemizm oranını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Prof. Dr. Yıldırım, keşfin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek, “Çameli, doğasını korumayı bilen, misafirperver insanlarıyla her zaman yanımızda olan özel bir ilçe. Bu keşif, hem Anadolu’nun eşsiz ekolojik mirasını hem de yerel halkın duyarlılığının bilime nasıl katkı sağlayabileceğini bir kez daha gösterdi.” dedi. Çalışmaya destek veren Çameli Belediyesine ve Belediye Başkanı Cengiz Arslan’a da teşekkürlerini ileten Yıldırım, doğanın saklı güzelliklerini gün yüzüne çıkaran bu tür keşiflerin artmasının, Anadolu biyotasının henüz keşfedilmeyi bekleyen zenginliğini gözler önüne serdiğini sözlerine ekledi.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir