Gazete İstasyonu

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Sağlık
  4. »
  5. Dijital Çağın Sessiz Salgını: Modern Hayatın Getirdiği Yorgunluk ve Çözüm Yolları

Dijital Çağın Sessiz Salgını: Modern Hayatın Getirdiği Yorgunluk ve Çözüm Yolları

Gazete İstasyonu Gazete İstasyonu -
22 0
dijital yorgunluk - Dijital Çağın Sessiz Salgını: Modern Hayatın Getirdiği Yorgunluk ve Çözüm Yolları

Modern Hayatın Getirdiği Sürekli Yorgunluk: Bir Toplum Meselesi Haline Geldi

Günümüzün hızlı tempolu dünyasında, birçok insan sürekli bir yorgunluk hissiyle mücadele ediyor. Medicana Sağlık Grubu Psikiyatri Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Müge Yaşar, bu yaygın yorgunluğun basit bir durum olmadığını, aslında modern yaşamın biyolojik sınırlarımızı zorlamasının bir sonucu olduğunu vurguluyor. Dr. Yaşar, “Modern dünyanın temposu, insan biyolojisinin kaldıramadığı kadar hızlı ilerliyor. Bu nedenle yorgunluk, bugün artık bir toplum meselesi haline geldi” diyerek bu durumun ciddiyetine dikkat çekiyor.

Dijital Dünyanın Gölgesinde: Tükenmişlik ve Anksiyete Artışı

Özellikle sosyal medya kullanımının artmasıyla birlikte ‘dijital tükenmişlik’ olarak adlandırılan yeni bir sendrom ortaya çıkıyor. Dr. Müge Yaşar, sosyal medya bağımlılığının artmasıyla birlikte anksiyete, depresyon, genel yorgunluk, tükenmişlik hissi ve dikkat eksikliği gibi sorunların da paralel olarak arttığını belirtiyor. Bu durum, bireylerin ruh sağlığını olumsuz etkileyerek yaşam kalitesini düşürüyor.

Sürekli Yorgunluğun Arkasındaki Nedenler: Depresyondan İş Baskısına

Medicana International İzmir Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Müge Yaşar, sürekli yorgunluğun tek bir teşhise bağlı olmadığını, arkasında depresyon, kaygı bozuklukları, uyku sorunları ve iş yaşamının yarattığı baskılar gibi geniş bir neden yelpazesinin bulunduğunu açıklıyor. Pandemi sonrası dönemin etkileri ve modern yaşamın koşturmacası bu yorgunluğu daha da derinleştiriyor. Dr. Yaşar, “Yorgunluk aslında yeni bir tanımlama değil ama çağın yeni dili haline geldi” ifadesiyle bu durumun yaygınlığını vurguluyor.

‘Burn-out’ Sendromu: İş Yaşamının Stres Yanıtı

Dünya Sağlık Örgütü tarafından bir hastalık olarak değil, iş yaşamına özgü bir stres yanıtı olarak tanımlanan tükenmişlik sendromu (burn-out), enerji tükenmesi, işle duygusal uzaklaşma ve mesleki verimlilikte azalma gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Dr. Yaşar, bu durumun modern dünyanın hızına ayak uydurmaya çalışırken insan biyolojisinin zorlanmasının bir sonucu olduğunu belirtiyor.

Dijital Yorgunluk: Teknolojinin Ruh Sağlığına Etkisi

Gelişen teknoloji ve sürekli maruz kaldığımız dijital uyaranlar, ruh sağlığımız üzerinde önemli etkiler yaratıyor. Bildirimler, mesajlar, sosyal medyadaki ‘kusursuz’ hayatlar ve ‘geride kalma’ hissi, ‘dijital tükenmişlik’ veya ‘sosyal medya yorgunluğu’ gibi yeni ruhsal tabloları doğuruyor. Dr. Yaşar, yoğun iş temposu ve şehir yaşamıyla birleşen dijital uyaranların beyni sürekli yüksek alarmda tutarak kronik strese ve bunun sonucunda ‘allostatik yük’ adı verilen bedensel yıpranmaya yol açtığını açıklıyor.

FoMO ve Sosyal Medya Bağımlılığı: Kaygı ve Depresyonun Tetikleyicileri

Yapılan araştırmalar, sosyal medyayı yoğun kullanan kişilerde kaygı, depresyon ve belirgin yorgunluk belirtilerinin gözlemlendiğini ortaya koyuyor. ‘Fear of Missing Out’ (FoMO) yani bir şeyleri kaçırma korkusu ve sosyal medya bağımlılığının artmasıyla birlikte anksiyete, depresyon belirtileri, yorgunluk ve tükenmişlik hissi ile dikkat eksikliğinin de arttığına dikkat çekiliyor.

Çözüm Yolları: Yavaşlamak, Dijital Detoks ve Farkındalık

Sürekli yorgunluğun bedenin ve zihnin bir alarm sistemi olduğunu belirten Dr. Müge Yaşar, çözümün yaşam ritmini yeniden ayarlamakta ve gerektiğinde profesyonel destek almaktan geçtiğini vurguluyor. Dijital detoks, zaman yönetimi ve net sınırlar koymak, yorgunluk ve tükenmişlik hissini azaltmada etkili yöntemler arasında yer alıyor. Dr. Yaşar, özellikle yatmadan bir saat önce ekranlardan uzak durmanın melatonin salgılanmasına yardımcı olacağını ve bildirimleri belirli saatlerde kapatmanın tetikte olma halini azaltacağını belirtiyor.

Anı Yaşamak ve Kendine Şefkat: Ruh Sağlığını Koruma Stratejileri

Yorgunluk ve tükenmişlikten korunmak için farkındalık (mindfulness) ve nefes egzersizlerinin önemine değinen Dr. Yaşar, anı yaşamaya odaklanmanın zihnin sürekli endişeler arasında dolaşmasını engellediğini söylüyor. Düzenli nefes egzersizlerinin parasempatik sistemi aktive ederek bedeni dinlendirdiğini belirten Yaşar, anlam ve amaç katan aktivitelere zaman ayırmanın, sevdiklerimizle vakit geçirmenin yalnızlık ve tükenmişlik riskini azalttığını vurguluyor. Son olarak, kendine karşı nazik olmanın ve hatalar karşısında yargılamak yerine destek olmanın, mükemmeliyetçilikle mücadelede en etkili yol olduğunu ekliyor.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir